Tüttürelim arkadaşlar

Agos, 24 Temmuz 2009


Temmuz’un 18’ini 19’una bağlayan gece yarısından beri memlekette kapalı kamusal alanlarda sigara içmek yasak. Eğlence yerlerinin, lokantaların, kahvelerin kapalı kısımlarında kimse sigara içemiyor.

Binlerce yıllık tarihi olan bir zevk, tütün içmek, insanlık düşmanı ilan edileli çok oldu. Rahatlamak için, uyarılmak için, hayattan, yaşadığınız andan zevk almak için kullanılan tütün, ‘sağlıklı yaşam, sıfır risk’ sektörünün gücüne yenik düştü. Her saniyemizi dev gözleriyle dikizleyen devlet, hayatımıza müdahale etmek için bir vesile daha buldu kendine. Kontrolsüz sanayileşmenin yol açtığı kirliliğe, nükleer santrallere, koca koca arabalarla havaya egzoz salmaya, fosil yakıtları tüketmeye, genetiği değiştirilmiş ürünlere, kanserojen gıdalara tam gaz devam, ama sigara dumanı yasak.

Yasağı savunanların en büyük iddiası, pasif içiciliğin, “şu hastalığa yakalanma riskini yüzde şu kadar, bu hastalığa yakalanma riskini yüzde bu kadar” artırdığını söyleyen ‘bilimsel’ verilere dayanıyor. Ancak ortada bir sorun var, zira başka bilimsel araştırmalar da, pasif içiciliğin yol açtığı, kanıtlanmış tek bir ölüm vakası olmadığını ve istatistiklerin korku tacirliği yapmak için çarpıtıldığını söylüyor. Konuya merak duyanlar, aylık Express dergisinin son sayısındaki Joe Jackson makalelerine bakabilir. “Kokudan rahatsız oluyorum, üstüme siniyor” gibi haklı şikâyetler ise, esasında çok basit bir yolla, iyi havalandırmalarla rahatlıkla çözülebilir.

Şu fani dünyada haz duyduğumuz bu kadar az şey varken, son yılların modası ‘sağlıklı yaşam’ takıntısının burnunu oraya buraya sokup durmasını ve sürekli mevzi kazanmasını sindirmek gerçekten zor. Sigara yasakçıları, bırakın, arkadaşlarınız hayattan zevk almaya devam etsin.

Ben sigara içmiyorum, hiç içmedim.

Ama bu yasak insanı sigaraya başlatır.

1 yorum:

M. Sefer dedi ki...

Yasa çıkmadan önce de kapalı yerlerde sigara yasaktı. Vapur iskelelerinin önünde büyük küllükler vardı. Vapurların açık yerinde de sigara yasak olunca vatandaş vapura binmeden önce iskele önünde sigarasını içer sonra da izmariti bu küllüklere bırakırdı.

Faakat yasanın çıkmasıyla bu küllükler kaldırıldı. Sebep yasadaki sundurma tanımı yüzünden iskele yetkilileri küllük koymayı yasaya muhalefet olarak yorumlamış. Onlar da haklı, vapur iskelesindeki ya da lokantalardaki sundurmalarda sigara içilip içilemeyeceği muallakta. Şimdi insanlar yine iskele önünde sigara içiyor izmariti küllük olmadığı için yere atıyor. Yani eskisinden beter bir durum.