Agos, 10 Nisan 2009
Elif Kalaycıoğlu, yerel seçim sonuçlarını değerlendiren en dikkat çekici yazılardan birine imza attı 7 Nisan tarihli Taraf’ta.
Kalaycıoğlu, laik kesimin seçimden özeleştiri durağına hiç uğramayan bir rahatlamayla çıktığına dikkat çekerken, çok ilginç bir noktaya da parmak basıyordu. Buna göre, AKP iktidarında ‘hayat tarzı’na yönelik kaygılar duyan kesimin kendisini ‘azınlıkta’ hissetmesiyle ortaya çıkan hâletiruhiye, bu zümrenin memleketin gerçekten azınlıkta olan unsurları hakkındaki yaklaşımının da vahim bir itirafı: “Bu grup (…) azınlık olmaktan ve hayat tarzına gelecek müdahalelerden korkarken aslında bu ülkede azınlık olmanın istediği hayatı yaşayamamak anlamına geldiğini itiraf ediyor. Demek ki Türkiye’de azınlık olmak, kendisini siyasi güce sahip olanlar karşısında savunmasız hissetmek ve hayat tarzına her an müdahale edilebileceği korkusuyla yaşamak anlamına geliyor.”
Laik kesim, muhafazakârların siyasal ve sınıfsal yükselişi karşısında eski ayrıcalıklı konumunu kaybetme korkusunu ‘azınlıkta kalmak’ hissiyatıyla yaşarken, azınlıkta kalanın ezilmesinin kader olduğu ‘bilgi’sini de dışavurmuş oluyor.
Bu gruplar, kendilerini azınlıkta hissederken, azınlık olmanın, haklarınızın gasp edilmesini, ötekileştirilmenizi, ayrımcılığa uğramanızı meşru kılmadığını öğrenebilir mi acaba? Demokrasinin azınlıkları koruyan, onların varlıklarını sürdürmesini kolaylaştıran değerlerde saklı olduğunu? Azınlıkta da kalsalar, ayrıcalıklardan medet ummadan, yurttaşlarıyla hiyerarşik olmayan ilişkiler kurmaya gönül vermeleri gerektiğini?
Ne mutlu bize ki, geçmişte bu tavrı iliklerine benimsemiş biri yaşadı Türkiye’de. Bütün Türkiyelilerin sıkıntılarını teninde hisseden, başörtülülerin, Kürtlerin, yoksulların, cinsel yöneliminden dolayı aşağılananların dertlerini kendi derdiymişçesine sahiplenen, bu arada, azınlıkta olanların ensesine vurup lokmasını almanın hak olduğuna dair hâkim düşünce kalıplarını kırmak için mücadele eden biri geçti bu topraklardan.
Bugün kendilerini azınlıkta hissettiğini söyleyenler, vakti zamanında ondan pek hazzetmemişti. Belki bundan sonra biraz olsun anlamaya gayret ederler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder