Özür

Agos, 22 Şubat 2008

12 Şubat tarihli ‘International Herald Tribune’dan:

• 1951: Batı Almanya Başbakanı Konrad Adenauer II. Dünya Savaşı’nda Yahudilerin soykırıma uğraması nedeniyle devleti adına özür diledi.

• 1988: ABD Kongresi, II. Dünya Savaşı sırasında ülkenin içlerine sürülen ABD vatandaşı Japonlardan özür dileyen bir yasayı kabul etti.

• 1990: Sovyetler Birliği, II. Dünya Savaşı’nda esir alındıktan sonra katledilen Polonyalı subaylar nedeniyle Polonya halkından özür diledi.

• 1992: Güney Afrika Cumhurbaşkanı F. W. Klerk, apartheid rejimi altında beyaz azınlığın şiddetine maruz kalan 30 milyon siyahtan özür diledi.

• 1998: Kanada hükümeti, geçmişte baskı altında tuttuğu, zorla yatılı okullara kapatıp asimile ettiği yerlilerden özür diledi.

Özür dilemek bir erdemdir. Bir başına geçmişte işlenen suçların üzerine sünger çekemez belki ama benzer acıların gelecekte yaşanmayacağının teminatıdır. Bugün hâlâ pek çok devlet geçmişte işlediği suçlarla yüzleşmekten kaçınıyor; özür dileme, üzüntü beyan etme basiretini gösteremiyor. ABD, Afrikalı köle ticareti veya Kızılderililere yapılanlar konusunda daima suskun kaldı. Japonya, 1930’lu yıllarda işgal ettiği Çin’de giriştiği katliamlar, Fransa ise Cezayir’de işlediği suçlar nedeniyle bugüne dek özür dilemeye yanaşmadı.

Tarihinde benzer olayların hiç yaşanmadığı bizzat cumhurbaşkanı ve başbakanı tarafından ilan edilen ve bu yüzden özür gibi mekanizmalarla uğraşmasına asla gerek olmayan bir ülke de vardı ama adı aklıma gelmiyor.

Hiç yorum yok: